Didyma; ikiz kardeş demek..
Apollon ve Artemis
Güneş ve Ay
Zeus’un Leto anadan olma iki altın çocuğu… Apollon Güneş, Artemis Ay’ı temsil eder.
Apollon Tapınağı Tarihin gelmiş geçmiş en büyük Kehanet merkezlerinden biridir.
Zeus; Titanlardan Phoebe’nin kızı Leto’ya aşık olur. Güzeller güzeli Leto Zeus’tan hamile kalır. Her zamanki gibi bu yasak aşkı öğrenen Zeus’un eşi (Evlilik Tanrısı) Hera, bu durumun peşini bırakmaz… Zeus’un hovardalıkları bitmek tükenmek bilmez, Hera’nın da Zeus’un ilişkisi olduğu tüm kadınlardan intikam alma hırsı da asla tükenmez.. 🙂
Ama bu kez durum farklıdır. Kehanetler, Leto’nun doğuracağı ikiz bebekleri işaret etmektedir. Öfkeden deliye dönen Hera, bu iki altın bebeğin doğmaması için yeryüzünde ferman verir. ‘Güneşin doğduğu hiç bir toprakta o bebekler dünyaya gelmemeli!’ der.. Zeus Leto’yu kaçabilmesi için Bıldırcına dönüştürür. Poseidon da el atarak 3 mızraklı asasını denizin derinliklerine vurarak bir ada açılmasını sağlar ve Kutsal Delos adası meydana gelir. Korunaklı bir ada oluşturulmuştur ve Leto kutsal ikiz bebeklerini burada dünyaya getirmiştir.
Apollon; Güneşi sembolize eden erkek bebek.. Apollon doğar doğmaz başının üzerinde kuğu kuşları uçmaya başlamış, Zeus oğluna hediye olarak Kuğuların çektiği bir araba, başına altın bir külah taç ve eline de bir Rebap yani müzik aleti vermiştir. Apollon; aşkın, müziğin, sağlığın ve kehanetin tanrısı olmuştur. Gücü, mucizeleri, yetenekleri doğar doğmaz herkes tarafından fark edilmiş ve hayranlıkla izlenmiştir. Kehanet yeteneğini, annesinin amansız düşmanı Ptyhon’u öldürdükten sonra kazanmıştır. Oklarının veba ve salgın hastalıklardan koruduğuna inanıldığından sağlık tanrısı olarak da bilinmektedir. Her zaman erkek güzeli olarak sembolize edilir ve Sarışın mavi gözlü tasvirleri bulunmaktadır.
Artemis; Ay tanrıçasıdır. Erkek kardeşi Apollondan 1 gün önce doğmuş ve annesine doğumu sırasında yardım ettiği rivayet edilir. Annesinin bu denli acı çektiğine şahit olduğu için evlenmemeye ve Bakire kalmaya yemin eder. Okçu ve savaşçı dişi tanrıçadır. Apollon ve Artemis’in okçu olması ışığın da sembolüdür. Apollonun okları Güneş ışıklarını, Artemisin okları ise Ay ışığını sembolize eder. AY bizim duygularımızın temsilidir. Annelik, dişilik, duygular ve ruhun sembolüdür. Bu yüzden Artemis, üzerinde bir çok göğsü bulunan ve tabiat ile hayvan figürlerinin yer aldığı büstleri ile temsil edilir. Doğa ve hayvanları koruyan güçlü dişi Tanrıçadır.
EFES ANTİK KENTİ VE DİDİM APOLLON TAPINAĞI arasında görünmeyen ama var olan bir bağ vardır.
Efes Artemis Tapınağı ve Apollon Tapınağı arasında yerin altında gizli bir geçit olduğu söylenir. Tarihte gelmiş geçmiş tüm savaşlar boyunca tapınağın hazineleri bu gizli geçitler vasıtasıyla korunup kaçırılmıştır. fakat günümüzde bu geçitlerin keşfi henüz mümkün değildir hatta bu bilgi herkesçe vakıf olunan bir bilgi olmamakla birlikte araştırılıp araştırılmadığı da muammadır… Çünkü biz de bu bilgiyi rahmetli dedemden öğrenmiş idik.
Ben burada doğdum ve atalarım burada köklerini saldı. Bir Balkan Türk’ü olarak, zamanında göç ettirildiğimiz topraklardan Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün sayesinde 1923 Türk/Rum ‘exchance’ yani yer değişmi ile vatanımıza geri döndük. Dedemlerin ilk yerleşim yeri eski adı ‘Yoran’ olan Didim’de Apollon Tapınağının çevresindeki yerleşim yeridir. Sevgili atalarım büyük bir göç ve yokluk yaşadı. Anneannem Yunanistandan göç edilirken gemide doğduğu için adı Bahriye kondu.. El birliğiyle bu terk edilmiş Rum köyünü restore edip yuvaya dönüştürdüler. Bol bol zeytin ağaçları ve İncir ağaçları ektiler. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.
Yazımın devamı gelecek.. 🙂
